ТАТ РУС ENG

Abdullah Tukay Ümit

Doğ, ey fikrimin güneşi! Kalksın üzerinden bulut,
Bu ölü vicdanı canlandır, ateşinle ısıt!

Şaşırırım, o doğru yola sevk etmezse;
Her tarafımda isyan alevi, sönmez asla, o söndürmezse.

Bir ölüm çukurundayım, yoktur kurtuluş, o kurtarmazsa;
Tutunacak dal yoktur ebediyen, o gelip ip uzatmazsa.

Ey benim aydınlığım! Yalnız sensin bana her yerde mum;
Güneşin hükmü yoktur, sen beni aydınlatmazsan!

Bir kere yüzünü gösterirsen, doğar bana güzel günler,
Çiçekler açar ümit bahçemde, açar al güller.

Karanlıktayım, geçsin, bu şafak atmayan gecem;
Taş yutarım ekmek sanarak, saf sudur diye zehir içerim.

Dümdüz yerdir derim, basınca ayağımı, yer çöküverir;
Çoğu zaman irkilirim, kuş sanarak tutarım kurbağa.

Kapkaranlık, sağı solu, aşağıyı yukarıyı göremem ben;  
Severim düşmanı, süngülerim gerçek dostu ben.

Kısacası, cansız ve vicdansız olurum, eğer aydınlatmazsan;
Ya ben nereye gideyim? Bastığım yeri göstermezsen!

Hayır, güneşim, bilirim sen batmayacaksın ebediyen;
Sen, vicdana benzersin, uyumazsan ebediyen.

Hayır, bayağı olamaz bu ruh, yaradılıştan yücedir;
Hatıl üzerine kara kuşun konması kadar da tabiîdir.

(1908)


Çevirmen: Dr. Fatma Őzkan

(Чыганак/Источник: Abdullah Tukay’in şiirleri. — Çevirmen Dr. Fatma Őzkan. — Türk Kültürünü Araştirma Enstitüsü, 1994).


 

Комментарий язарга


*