Himalaya dağının üzerinde altın beşik,
Güneş uyur her gece oraya inip;
Rüzgâr, gece boyunca uyuyanı korur,
Sallar, her tarafını kaplayıp durur.
Uykusundan nasıl uyandıysa güneş,
Rüzgâr o ânda efil efil eser;
Ese ese bütün dünyayı gezer:
"Kalkınız!.." der, "uyanma vaktidir!"
Kalkıp çıkınca o beşikten güneş ağabey,
Uyumaya başlar küçük kardeşi ay;
Uyur o zaman yıldızlar da kümeleşip,
Yuvasında uyuyan kuşlar gibi.
Derin uykudadır ay beşiğinde, batıya kadar,
Kalkar çıkar, gülerek yeryüzüne nurlar saçar;
Güneş ve ay iki öz kardeş,
İşte böyle dostluk içerisinde nöbetleşirler.
(1909)
Çevirmen: Dr. Fatma Őzkan
(Чыганак/Источник: Abdullah Tukay’in şiirleri. — Çevirmen Dr. Fatma Őzkan. — Türk Kültürünü Araştirma Enstitüsü, 1994).