Baharda yağmur damlası, bir başka damlaya sorar,
Öylesine, bilmeden sorar, öylesine kıvrılmadan iner.
Neden biz, durmadan gökten düşerek,
Bu pencereye çarpıyoruz, şıpır şıpır?
Bu sorusuna cevap olarak arkadaşı şöyle der:
Bu harap evin içinde ekmeği olmayan fakir biri var.
Ulaştırırız ona biz güzel, neşeli haber:
Önümüzdeki güze mahsûl şüphesiz daha bol olacak.
(1908)
Çevirmen: Dr. Fatma Őzkan
(Чыганак/Источник: Abdullah Tukay’in şiirleri. — Çevirmen Dr. Fatma Őzkan. — Türk Kültürünü Araştirma Enstitüsü, 1994).