ТАТ РУС ENG

Тукай – тәрҗемәдә

Abdullah Tukay İhtida

                                1 Eğer sevmek, kucaklamak demekse, kollar yoruluncaya kadar, Öpmekse şapır şupur, dudak ve yanaklar şişinceye ka­dar, Ömrümde hiç sevmedim, seveceğim demedim hiç de, Sevginin mânâsı, bence pek yüce, pek ince. Beşerî aşkı tatmadım, hissetmedim...

Abdullah Tukay Burun

Eski zamanlarda harman kadar koca kafalı biri vardı, Yüzünün tam ortasında pancar kadar büyük burnu vardı. Kendini beğenmişti bu burun, gitmezdi kokusu başkalarına, Ululuğu severdi, yükselirdi göklere. Küçümserdi durmadan burun, büyük ayakları. Derdi: "Siz pek...

Abdullah Tukay Miyav sultan

                             Uyku Ön ayaklarına koyup başını uyur, düş görür. Düşünde her cins fare ile uğraşır. Bir fare kaçarmış, güya o kovalarmış, Yakalarmış, hatta onu boğacak olurmuş. Bir köşede üç dört kedi serçeleri avlarmış, Evin damında...

Abdullah Tukay Keçi ile Teke masali

Eski zamanlarda bir kart ve koca varmış. Hayatları fakirlik içerisinde geçermiş, Beslerlermiş bir teke ile keçi, Hayvanların ikisi de birbirinden zayıfmış. Demiş birgün kocası: "Bak buraya, hanım! Sen de iyi bilirsin, samanın fiyatını, Salalım keçi...

Abdullah Tukay Gece, Gunduz

Tanr’m, gün kötü geçer, bugün, ah nasıl bir gün! Akşam kırıldım, sıkıldı gönlüm, şimdi ise, mutluyum. Güneş ışıklarıyla açıldı bahçenin gülleri, Aydınlık, huzur, mutluluk içinde öter Hakk’ın bülbülleri! (1910) Çevirmen: Dr. Fatma Őzkan (Чыганак/Источник: Abdullah...

Abdullah Tukay Ak Baba

Bütün dünya bembeyaz olur kar yağınca, Kapı önü, sokak, yerler ağardığında. Bembeyaz olarak döner bizim Baba. Bize çeşitli oyuncaklar alır. Sevinerek deriz ona: "Teşekkürler Baba, Tanrı uzun ömürler versin sana!" Zavallı Baba, kara yağmura bakmadan,...

Abdullah Tukay Zavalli tavşan

— Ey tavşan, korkak tavşan, yumuşak tavşan, Kederlisin bilmem hangi dert ve kaygıdan? — Bak canım, sen çocuksun, bilemezsin; Büyük derdim var, nasıl kederlenmeyeyim. Biz ikimiz, anne tavşanla baba tavşan, Yavru tavşancıklarımız, yine bizden doğan,...

Abdullah Tukay Meraki talebe

Haydi Akbay, öğrenmelisin, arka ayakların üzerinde durmayı; Yatma yatma, dimdik dur, dik otur, güzel otur! — Niçin öfkeleniyorsun böyle, ben daha küçüğüm; Doğalı henüz iki y a da üç ay oldu. Hayır, gerekmez, öğrenmiyorum, oynamak...

Abdullah Tukay Muzip kedi

Bakın ciddî ciddî işe girişmiş bizim Lâmiâ, Güzel bir gömlek dikmek istiyor bebeğine. "Gömleğim ne zaman bitecek?" diye bekler bebeği. Nasıl beklemesin, yeni gömlek lâzım, bayram geliyor. Kedi gizlice köşeye yatmiş, yumağa bakar, "Acaba hareket...

Abdullah Tukay Tembel kөpek

Bizim köpek, safa sürer, keyif çatar, Atılır, oynar, koşar, havlar; Bakar bana sevgi dolu gözleriyle, Sanki oynayalım der gibi, sanki güler. Bazen yatar, karnını doyurunca, Başını ön ayakları üzerine koyarak. Uyurken rahatsız eder onu sinekler;...