ТАТ РУС ENG

Тукай – тәрҗемәдә

Abdullah Tukay Gerici

Güya günlerden birgün lokantanın âdâbınca, Oturmuşum bir köşede gizlice. El etek çekmişim fâni dünyadan. Ağzımda sigara, önümde bira, Lokantanın âşıkları, Gelip dizildiler karşıma. Dediler ki, niçin yalnız oturuyorsun? Çalgı takımı, garmon getirt, meşk et bizimle....

Abdullah Tukay Tutarsa Moskoflar yakani!

Ne yaparsın Hacı Efendi, tutarsa Moskoflar yakanı? Ne cevap verirsin orada, tutarsa Moskoflar yakanı? Sığmazdın geniş cihâna, zenginliğine güvenerek, Hapishaneye bile sığarsın, tutarsa Moskoflar yakanı. Çiğneyip gezdin fahişelerle tiyatroyu, küfrederek, "Hayır, prens, kurulma", derler, tutarsa...

Abdullah Tukay  Yesin (Şimşek) derisi hakkinda

Parlar millî bulutların arasından "Yeşin"; Belki rahmet yağmurudur, çaksın o, çaksın. Yolunu bulur, karanlıkta kalanlar, ışığını saçsın; Taş yürekliler, şimşeği görünce okusunlar lahavle. (1908) Çevirmen: Dr. Fatma Őzkan (Чыганак/Источник: Abdullah Tukay’in şiirleri. — Çevirmen Dr....

Abdullah Tukay Kimden yardim istemeli?

(Maykov’dan tercüme) Bana dostlar, eş ve tanışlar, Verdiler sayısız güzel tavsiyeler. Dediler: "Biz sana yardım ederiz, Biraz sabret, yardımına koşacağız". Dediler: "Korkma sen hiç varlıklı günlerinde, Gerektiği zaman değil, varlıklı günlerinde". İnanmamak olmaz, güzel sözler,...

Abdullah Tukay Mavi sigir

Başka hayvanlar gibi, şu dünyada çoktur sığır: Var akı, vardır karası, ama var mı mavi sığır? Malûm ya, sığır hiç o renkte olur mu? Hiçbir yerde yoksa da, bizim orada var. Vardır bizim köyde yaşlanıp...

Abdullah Tukay Elin

Gerçek saaddettir, elini tutmak, kulun için; Kutsiyet ve iffet çeşmesidir, senin elin. Parlamaktadır, sanki nurdan bir balık, Bir melek gönlü gibi temizdir senin elin. Kederlerle acı çöktü gönlüme, Ey güzel kız! Zehre panzehirdir elin. Genç...

Abdullah Tukay Muhammediye’den

Kâmil dedi ki, ey Seydeş, unuttum, Şaşırdım yolumu, yanlış yola saptım. Bilim âciz, senin dâva açmandan, Peçeye karşı savaş açmandan, Şimdi gülemem senin Seydeşliğine, Daha evvel olanlara ve gençliğime. Artık haklı buluyorum "Beyânü’l-hak"ları, Onun bütün...

Abdullah Tukay Çirkin dişu guzele

"Etrafımda delikanlılar pervane oluyor, Kendilerini seveyim diye, herbiri. Ne yapayım, şaşırdım" diye, şikâyet ettin; Birgün, övünerek böyle hikâye ettin. O gençleri kaçırmak? Bu senin için zor değil, Göstereyim öyleyse sana pek kolay bir yol: Onlar...

Abdullah Tukay Hayat

Sıkıntı verse de, dayan, sır verme; İnsanın başına neler gelmez ki gençlikte? Hayat, kiminle vazgeçti kavgadan? Savaş sen hiç durup dinlenmeden. Senin gibidir o, eşitsiniz siz, Güreştiğini yenemez o mezarsız. Güreşmek zordur, çok cephesi var,...

Abdullah Tukay Ümit

Doğ, ey fikrimin güneşi! Kalksın üzerinden bulut, Bu ölü vicdanı canlandır, ateşinle ısıt! Şaşırırım, o doğru yola sevk etmezse; Her tarafımda isyan alevi, sönmez asla, o söndürmezse. Bir ölüm çukurundayım, yoktur kurtuluş, o kurtarmazsa; Tutunacak...